İzolasyon, ev sahiplerine ve çevreye sayısız yarar sağlar. Uygun bir ev ortamı yaratmanın yanı sıra, enerji verimliliğini arttırır ve fatura maliyetini düşürür. Yalıtımınızın ne kadar tasarruf sağladığını öğrenmek isterseniz eğer evinizin enerji ihtiyaçlarının kapsamlı bir değerlendirmesi için nitelikli bir profesyonel ile çalışabilirsiniz. Yeni bir yalıtım yaptırmayı veya ekipmanınızı yükseltmeyi planlıyorsanız da denetim yararlıdır. Zira her iki durumda da denetim sonuçları enerji tüketirken akıllı kararlar vermenize yardımcı olabilir. Dahası size hangi yalıtım tekniği veya malzemenin kullanılması gerektiği hakkında fikir verecektir. Ayrıca evinizin değerini de arttırabilir.

Evinizde herhangi bir alana izolasyon yaptırmadan önce ev içindeki ısıtma ve soğutma mekanizmalarını ve günlük enerji kaybının nasıl gerçekleştiğini anlamak önemlidir. Isı transferi prensipleri, dışarıdaki ısının evinize ve vücudunuza ne zaman aktarıldığını açıklar. İletim, radyasyon ve konveksiyon gibi üç süreç vardır. Isı, ısıyı emen ve sonra yükselen hava ile taşınır. Çevrenizdeki hava yükselir ve serin hava hareket eder ve vücudunuzun sıcaklığını arttırır. Isı kaybı ise yerel iklime ve mevcut yalıtımınıza bağlıdır.

Günümüzde çok sayıda ve ucuz yalıtım malzemesi bulunuyor. Bu yalıtım malzemelerinin her birinin kendine has artıları ve eksileri var. Sonuç olarak herhangi bir yalıtım  malzemesini kullanmadan önce seçeceğiniz malzemenin eviniz en uygun malzeme olduğundan emin olmalısınız. R değeri, fiyat, çevresel etki, yanıcılık, ses yalıtımı ve diğer faktörler malzeme seçiminizi kolaylaştırabilir.

Davlumbaz seçerken tüketicilerin en çok dikkat ettiği konuların başında davlumbazlardaki tasarım ve estetiğin ön planda olduğu görülmektedir. Mutfaklar için davlumbaz çok yer kaplamamakla birlikte en önemli öğelerden biridir. Ayrıca Davlumbaz dış panellerinin cam kanatlı olup olmaması veya tamamen paslanmaz çelik olup olmaması konusu tüketicilerin diğer dikkat ettikleri konudur.  Bu konu da estetik bakış açısıyla ilgilidir. Ayrıca temizik açısından da bu iki seçenekten biri seçilmektedir. 

Bunun dışında en önemli konulardan biri de şüphesiz çekiş gücüdür; mutfakların büyüklüklerine göre davlumbaz seçimi yapılmalıdır ve çekiş gücü düşük olan bir davlumbazın büyük bir mutfakta işlevsel olmayacağının unutulmaması gerekir. Çok büyük mutfaklar için mutlaka800 metreküpve daha üstü çekiş gücü olan davlumbazlar seçilmelidir. Eğer mutfak 12 metrekareden büyükse o zaman da 500 metreküplük bir davlumbaz yeterli olacaktır. 

Türkiye’de mutfakların genellikle 12 metrekareden daha küçük olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle500 metreküpaltında çekiş gücüyle çalışan davlumbazlar en yaygın olarak satılan davlumbazlardır. Davlumbaz seçilirken ses seviyesinin 50 desibel ve altı olmasına dikkat etmek gerekir, bu seviyenin altında olduğunda ses rahatsız edici düzeyde olmayacaktır.

Geçmişten günümüze evlerin duvarları değişik şekillerde süslenmiş ve dekorasyona uygun şekillerde dizayn edilmiştir. Duvarlara haritalar çizdirmekten tutalımda değerli tablolarla şekillendirmeye kadar birçok tarzlarda duvarlarımız süslenmiştir. Evin güzelliğine güzellik katan, değerine değer bindiren, ferahlığına önemli katkılarda bulunan bu tablo ve farklı dizayn modelleri şimdilerde yine revaçta! Son birkaç yıldır duvarları süsleyen mdf parçalı tablo modelleri evlerimizin estetikliğine estetiklik katıyor. 

Birbirineden farklı birçok modeli ve güzelliğiyle kolaca motaj edilen bu mdf tablolar, istenilen boyutlarda ve desenlerde olabiliyor. Evinde baharın güzelliğini tatmak isteyenler için değişik bahar deseni ile modellendirilen, yazın mükemmelliğini sürekli salonunda canlı bir şekilde hissetmek isteyenler için yaz temalı desenlerle şekillenen, yine değişik hayvan ve anlam yüklü modellerin olduğu tasarımları evlerinde görmek isteyenler için üretilen bu mdf tabloları bulmak oldukça kolay...

Değerli tablolara evlerinde yer bulmak için zorlananlar, daha sade ve estetik bir görüntüyü evlerine getirmek isteyenler, çok fazla yer kaplamasını istmeyen ancak iç açıcı modelleri tercih edenler ve daha birçok istek içerisinde olanların tercih edebileceği dekrasyon ürünleridir mdf tablolar. Maliyet bakımından uçuk olmayan ve diğer pahalı tablolar kadar eve güzellik katacak olan bu mdf tabloları denemelisiniz.

Modern banyo dekorasyonlarının olmazsa olmazlarından biri de duş kabinleri pek tabii ki. 90’lı yıllardan itibaren yaygınlaşmaya başlayan, duşakabin olarak da  adlandırdığımız duş kabinleri artık banyoların baş rollerinde bulunuyor diyebiliriz. Bunun en büyük nedenlerinden biri de elbette duş kabinlerinin küçük banyolarda da oldukça konforlu ve kullanışlı duş alanları yaratması. Ancak bu duş kabinlerinin bu kadar önemli olmalarının tek sebebi değil. Eskiden konforlu bir banyo söz konusu olduğunda akla banyo küvetleri geliyordu ancak zamanın oldukça kıymetli olduğu modern zamanlar artık daha pratik ve konforlu arayışlar evlerde yerini buluyor. Duş kabinleri de özellikle gelişen teknoloji ve sistemler sayesinde yalnızca alan tasarrufu açısından değil pratiklik ve konfor açısından da son derece tatmin edici modeller sunuyor bize. 

1-) Köşe Modelleri

2000 yılında yapı sektörüne giriş yapan ve 2001 yılından itibaren de üretimlerini sürdüren Duşes Kabin’in yapısal olarak farklı modellerde sunduğu duşakabinler farklı form, boyut ve kapı açılımlarıyla ayırt edici özelliklerine kavuşuyor. Fotoğrafta görülen ilk model köşeler için ideal kare formunda bir tasarım. Köşelere sabitlenmiş camların yanında iki açılır kapısıyla geniş bir geçiş ve kullanım alanı sağlayan bu model 80x80, 90x90, 100x100 ve 110x110 cm boyutlarında üretiliyor.

2-) Duvar Arası Modelleri

İki duvar arasına yerleştirilebilecek bir duş kabini model arıyorsanız bu model size göre diyebiliriz. Dip menteşeli kapısıyla ve 70-79, 80-89, 90-99 ve 100-109 cm boyutları ile her alana uyum sağlayabilen ölçüleriyle öne çıkan şık ve modern modellerden biri.

3-) Oval Modeller

Oval kapılı köşe tasarımlar duş kabinlerinde en çok tercih edilen modern modellerin başında geliyor. Oval kapının estetik akıcılığı ve köşe konumun alan tasarrufu sağlayan yapısı bir araya geldiğinde gerçekten oldukça kusursuz bir etki yaratıyor. Bu örnekte oval kapı menteşeli ve tek taraftan açılır özellikte. Boyutları ise 80x80, 90x90, 100x100, 110x110 ve 120x120 olarak farklı ölçülerde üretiliyor.

4-) Kompakt Modeller

Duvarlar arasında konumlanan bir başka model ise ön cephedeki yerden yükselen duvarı ile kendini benzer modellerden ayırt ediyor. Bu özelliğiyle banyonun geri kalanından daha bağımsız ve yalıtımın da daha kuvvetli olduğu duşakabin, sürgülü kapısıyla da dikkat çekiyor. Bu kompakt modelin bir başka öne çıkan özelliği ise 70x130 cm’den başlayan ve 90x180 cm’e kadar genişleyebilen 18 farklı boyutta üretiliyor olması. Yani her banyoya ve her duvar aralığına uyum sağlayabilecek bir ölçüde bulmak mümkün.

5-) Yarım Modeller

Ve son olarak köşeler için tasarlanmış ancak yarı açık bir tasarıma sahip oldukça yenilikçi ve şık bir model. Boyutları ise: 70-79, 80-89, 90-99, 100-109, 110-119 ve 120-129 cm.

Sıcak günlerde, evden dışarı çıkmaya fazla vakit ayıramıyor ve uzun bir tatile de daha çok varmış gibi gözüküyorsa, en iyi seçenekler arasında balkonda güneşin ve güzel  havanın tadını çıkarmak var. Bir apartman dairesi dekorasyonunda, çoğu zaman balkon göz ardı edilir; ancak düzgün bir şekilde dekore edildiğinde, balkonlar, yazın keyfini evde çıkarmanın en büyük yardımcısı. Süper küçük bir balkon bile bir bardak çay eşliğinde rahatlamak için harika bir yer olabilir. 

Bir apartman dairesinde yaşıyorsanız ve küçük bir balkonunuz varsa, balkonunuzun boyutunu unutturacak güzellikte dokunuşlar yaparak işe başlamalısınız. Dekorasyonunuzla ilgili herhangi bir karar vermeden önce yapılacak ilk şey, sahip olduğunuz alanı hesaplamak. Belki balkonunuza bir yemek masası getiremezsiniz ama bu daha küçük bir masa ve bir iki sandalye tercih edemeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Minimalist bir dekorla balkonunuzu yaşanabilir bir alana çevirmek, aslında düşündüğünüzden daha kolay. 

Balkona yerleştirdiğiniz küçük bir masa ve sandalye, çay veya kahvenizi dışarıda içmenize olanak sağlayacaktır. Beğendiğiniz bir renkle boyanmış ve küçük balkonunuzun  tarzına uygun bir ferforje masa seçebilirsiniz, balkonunuzu şık ve modern gösterecektir.

Klasik ya da modern, odanızın tarzı ne olursa olsun yatak veya kanepeleriniz üzerinde kullanabileceğiniz yastık ve kırlent modelleri göze batar. Yastık koleksiyonunda ipek, akrilik, yün kumaşların kullanıldığı farklı renk ve boyutlarda pek çok çeşit yastığı bulabilirsiniz. Hem günlük ihtiyacınızı karşılayacak, hem de kanepe veya koltuklarınızı daha şık göstermek isteyeceğiniz koltuk şalları koleksiyonunda ise yine farklı desen ve renkler için pek çok seçenek mevcut.

Evlerde konforun başlıca unsurlarından olan, dekorasyonun yegane detaylarından olan yastık modelleri evlerdeki koltukları süslemektedir. Kanepelerin gösterişine gösteriş katan yastık modelleri evlerin her zaman vazgeçilmezidir. Sadece gösteriş için değil konfor için de evlerin vazgeçilmez parçası olan yastıklar, uzun zamanlar da yine evlerin vazgeçilmez bir parçası olacaktır. 

İşten veya okuldan geldikten sonra akşamlarımızı geçirdiğimiz salonlarımız ve yatak odalarımız hem güzel hem de rahat bir dekorasyona sahip olmalı. Bunun için de en  önemli detaylardan biridir yastıklar. Yastıklar ile bir odayı olduğundan çok daha farklı gösterebilir, göze çarpacak noktaları yastıklarla süsleyebilirsiniz. 

Evlerimizdeki yaşam alanlarımızda doğru bir ışıklandırmanın anahtarı katmanlı bir sistem oluşturmaktan geçiyor. Katmanlı bir ışıklandırma sistemi oluşturmak için de farklı aydınlatma armatürlerini kullanarak farklı noktalarda farklı ışık vurguları oluşturmak gerekiyor elbette. Kısacası tavandan avize ya da led ışıklandırma sistemleri gibi genel ışık kaynağının yanı sıra destekleyici ortam ışıkları kullanmak yaşam alanlarındaki ambiyansı her zaman çok daha şık, ferah ve kullanışlı hale getiriyor. Sizler için evlerinizin farklı köşelerinde kullanabileceğiniz ışıklandırma tarzlarını derledik keyifli incelemeler:

1-) Duvar Rengiyle Uyumlu Duvar Aydınlatmaları

DUvar ışıklandırmlarında en dikkat edilmesi gereken  okta tabiki de renk olmalıdır. Duvar rengiyle bağlantılı ve uyumlu olan renk modellerinde seçilmelidir. Renk seçiminde ana hedefiniz, yandığı zaman da, sönükken de duvarın renginden farklı durabilecek ve kendini belli edecek bir ton aramak olmalı.

2-) Girişleri Aydınlatan Modeller

Evin antreleri eve girdikten sonra sizi karşılayan ilk kısım olmasından dolayı en iyi ışıklandırmaların yapılacağı kısımlar olmalıdır. Burada kullanılacak olan aydınlatma tarzları evin genel yapısının ilk girişte anlaşılmasına önayak olacak şekillerde seçilmelidir. Bu bağlamda genel olarak süslü apliklerin kullanılması tavsiye edilmektedir.

3-) Klasik Abajurlar

Bu tarlar ne kadar klasik tutkunlarına hitap etse de modern dekorasyonlarda da tercih edilmektedir. Klasikliğin ve modernliğin bir arada olduğu abajur modelleri evlerin en güzel köşelerini hem aydınlatmalı hem de estetik bir görüntü sunmalıdır.

4-) Sokak Lambası Tarzı

Genel olarak yemek masaları veya çalışma masaları üzerlerinde tercih edilebilecek sokak lambası modelleri, sokağın estetikliğini evlerinize taşıyacaktır. Eve güzel bir farklılık taşıyacağından kuşku olmaksızın, evlerin belli köşelerinde kullanılabilir.

5-) Spot Işıklandırmalar

Şimdilerde en modern tarzlarda dizayn edilen ev kısımlarında asma ve alçıpan tavan modelleri sıklıkla kullanılmaktadır. Bu alçıpan tavanların olmazsa olmazı spot ışıklandırmalar sıklıkla tercih edilmektedir. Genel olarak loş ışık istendiğinde ortaya çıkan bu modeller alçıpan tavanlarla da birleşince gerçekten güzel görsellikleri ortaya koymaktadır.

6-) Maskülen Dekorasyon Işıklandırmaları

Deri koltukların, tavan aynasının ve siyah rengin hakim olduğu bu oturma odasında söz ettiğimiz o maskülen tavır kendini hemen hissettiriyor. Detaylı ve kapsamlı bir  ışıklandırma düzenin tasarlandığı oturma odasında koltuğun arkasındaki duvarın dekorasyonunu oluşturan tuğla kaplamayı süsleyen dekoratif unsurlardan biri de gümüş  renkli ve karizmatik, sade  tasarımlı ışıklandırmalar...  

Evimizde her şey sadece klasik ve sadece modern durumlardan ibaret midir acaba? Tabiki de bu sorumuzun cevabı hayır! Evlerimiz her zaman sadece klasik dizanylarla veya sadece modern dekorasyonlarla şekillendirilecektir diye bie durum söz konusu değildir. Modern ve klasik dekorasyonların iç içe olduğu birçok dizayn şekilleri bulunmaktadır elbette. Önemli olan iç huzurun tam olarak sağlanmasının gerektiğini baz alırsak değişik trendde ev halleri bulunmaktadır. Özellikle farklılıkları seven ve detaycı olmayanların tercih ettiği bu modeller bakalım:

Tuğla Dokulu Dizayn

Tuğla duvar görünümü geleneksel mimari yapılarda da bugünün en çağdaş tasarımlarında da kendine yer bulmayı başaran oldukça etkili bir doku. Özellikle beyaz tuğla duvarlar hem zarif hem de gösterişli bir karakter yaratmayı başardıkları için bugün duvar kaplaması olarak en sık tercih edilen klasik dekorlardan biri. 

Duvarda Harita Desenleri

Dünya haritası motifleri son yıllarda öne çıkan trendlerden biri. Oldukça farklı tarzlarda ve çizimlerde kullanılan bu harita motifleri bir duvarın tamamını kaplayarak odaya oldukça görkemli bir karakter kazandırıyor.

Damask Motifler

Damask aslında iki farklı renkteki ipliğin iki yüzeyde de desen oluşturacak şekilde dokunması ile elde edilen kumaşlara deniyormuş, ancak zamanla bu desenlerin genel adı  haline gelmiş. Yani kendini tekrar eden ve iki renkten oluşan desenlere damask desen diyoruz. Gerçekten evlere estetik görüntü katan bu dizayn modelleri bazı kesimler için yoğun tercih sebebidir.

Uyumsuz Desenler İç İçe

Uyumsuzluğun uyumunun öne çıktığı bir estetik çağında yaşıyoruz; farklılıkların kutsandığı, bir arada yaşamın teşvik edildiği, basmakalıpların ve klişelerin yıkıldığı bugünün 
dünyasında dekorasyon da elbette dünya görüşlerini ve insanların yaşam alışkanlıklarını yansıtacak şekilde şekilleniyor.

Değişik Baskılı ve Çizimli Modeller

Farklılıkların bir arada bulunmasının öne çıktığı bir estetik anlayışı bugünün dekorasyonlarında hakim durumda. Benzersiz ve sanatsal dokunuşlar da bu yüzden en çok tercih edilen dokuları oluşturuyor. Modern çizimler ve alışılmadık motifler dekorasyon ögelerini süslüyor. 

Dubleks eviniz için merdiven seçerken dikkat etmeniz gereken birkaç konu vardır. Bunlardan birincisi evin iç tasarımında kullanılan malzeme ne ise merdivenlerde de o  malzeme kullanılmalıdır. Yani iç tasarım ahşap malzeme ağırlıklıysa, merdivende ahşap malzemeden yapılmalıdır. İkincisi dubleks içerisinde yer alan merdivenler ikinci  kata kolay bir çıkış sağlamak için yapıldığından, bu merdivenlerin bu çıkışı daha kolay sağlaması için tasarımını ona göre seçmek gerekmektedir.

Dubleks ev merdiven modelleri dönen ve düz merdiven modelleri olarak ikiye ayrılır. Bu merdivenler cam, beton, ahşap ve çelikten yapılabilmektedir. Eskiyen merdivenlerinizi de yenileterek, ev dekorasyonunuz için harika bir seçenek oluşturabilirsiniz.

Evlerde göze batan detayların başında gelen merdiven çeşitleri tabiki de kişisel fikirlere göre değişir. Ancak genel olarak kullanılan malzeme çeşitliliği aynıdır. Sizler
için farklı merdiven modellerini derledik. Yeni bir dubleks ev dizayn ediyorsanız ilginizi çekebilecek modelleri bulabilirsiniz.

Uzun yıllar evlerin vazgeçilmez bir parçası haline gelen saksı çiçekleri evlerimize renk ve doğallık katıyor hiç şüphesiz. Farklı çeşit ve renkte çiçekler, bitkiler, doğal saksı sebzeleri ve daha birçok saksı ürünleri evlerin balkonlarını süslemekte ve ayrı bir tat katmakta evin güzelliğine. Tüm bu güzel yönlerinin yanında bu saksı bitkilerinin önemli derece bir ilgi ve alakaya ihtiyaç duyduğunu biliyoruz elbette. Özellikle çiçek türleri önemli ilgi ve bakım olmaksızın yetişmeye biliyorlar.

İlgi ve alaka isteyen bu saksı bitkileri ve çiçek çeşitlerine vakit ayırmak mümkün olmaya biliyor. Özellikle iş kurumlarında çalışan insanlar olsun, gün içerisinde farklı uğraş alanlarıyla uğraşanlar olsun evdeki bitkilerine yeterli zaman ayıramadıkları zaman bakmanın ve yetiştirmenin pek bir anlamı kalmıyor açıkçası. Bu gibi durumlar için önerilen ve evlerin dekorasyonuna uygun çiçek temalı duvar tabloları ve stickerlı tablo modelleri, evleri daha renkli ve cümbüşlü bir hale getiriyor.

Herhangi bir şekilde diğer saksı ürünleri kadar ilgi ve alaka beklemeden evlerin renklerine ve şekillerine uygun iç açıcı bitkiler ve çiçeklerle oluşturulmuş tablo modelleri içlerinizi ferahlatarak daha huzurlu bir yaşam sunacaktır.

Floresan Mı Yoksa Sarı Işık Mı Tercih Edelim?

Evimizde sarı ışık mı floresan mı kullanacağımıza karar verirken şunu öncelikle bilmemiz gerekiyor. Floresanın da artık bundan üç beş yıl öncesi olduğu gibi sadece beyaz ışıkla ilişkilendirilmesi çok doğru değil. Floresanın da renkleri var. Bunlar sarı ve beyaz ışıkta olabiliyor. Bu noktada enerji tasarruflu ampulleri yani floresanları seçebiliriz. Burada dikkat edeceğimiz şey; bize beyaz ve sarı ışığın vermiş olduğu psikolojik motivasyon. Yani siz salonunuzda dinlenmek istiyorsanız ama bir köşesinde kitap okumak istiyorsanız bu iki alanı farklı bölümlendirme yapmanız sizin açınızdan daha doğru olacaktır.

Eğer her yerde sarı ışık kullanırsanız kitap okurken bir süre sonra uykunuz gelecek ve kitap okumayı çabuk bırakacaksınız. O yüzden bu noktada biraz daha beyaz bir ışık rengini seçip, dinleneceğiniz köşeyi biraz daha sarı olarak tutabilirsiniz. Bunlar farklı şekilde algılanır ya da bölünmeye sebep olur mu sorusuna şöyle bir yanıt verebiliriz. Eğer geçişleri yumuşak yaparsanız, bölümlendirmeyi dekorasyonla tamamlarsanız yapmış olduğunuz fonksiyona yönelik dekorasyon daha çok ortaya çıkacak. Dolayısıyla bu bir karmaşaya sebep olmayacaktır.

Genel Mi Yoksa Lokal Aydınlatma Mı Tercih Edelim?

Evimizde lokal ya da genel aydınlatmayı tercih ederken odalara göre tercih yapmamız gerekiyor. Genel aydınlatmaya ihtiyacımız olacak noktalar mutfak gibi alanlardır. Yani her köşesinde eylem yapacağımız alanlar. Lokal aydınlatmanın bizim için daha rahatlatıcı ve güzel olacağı nokta ise salon gibi bölümlerdir. Salonda televizyon izlediğimiz yerin yakınında bir aydınlatma yapıyorsanız bir de yukarıdan genel aydınlatma yapmak sizin için fazla ışık anlamına gelecektir.

Salon için lokal aydınlatma yapmanın daha çok rahatlatıcı bir ışığa yardımcı olduğunu düşünüyoruz. Bu noktada da insanlara eğer salon gibi dinleneceğiniz köşeler varsa burada genel aydınlatmadan çok ya da genel aydınlatmayı daha düşük tutarak lokal aydınlatmayı tercih etmelerini tavsiye ediyoruz. Diğer odalara gelince banyoda lokal aydınlatma yapmak aslında çok doğru değil. Burada yapılabilecek en iyi aydınlatma ortaya sağlanan genel bir aydınlatmanın beraberinde ekstra ışık istenen noktalara ekstra ışık sağlamak. Bu noktalar; ayna ve dolap yakınlarında ekstra ışık sağlanabilir. Yani genel aydınlatma lokal aydınlatmayla desteklenebilir.

Mutfak, gün içinde özellikle bayanların en aktif oldukları ev bölümlerinden biridir. Bu sebeple mutfakta işinizi kolaylaştırmanın yolları öğrenilerek ve amaca uygun mutfak dekorasyonu oluşturarak zaman ve verimlilik kazanabilirsiniz. Bu yazımda size mutfakta işinizi kolaylaştıracak uygulamalar ile ilgili bilgiler vermeye çalışacağım.

Düzenli mutfaklar, her zaman size hız ve avantaj sağlayacaktır. Mutfağınızın geniş ya da dar olabilir, önemli olan metrekarenin verimli kullanılmasıdır. Bunun için de mutfak içi düzenlemeyi ihmal etmemelisiniz. Nice geniş mutfaklar dar mutfaklara göre verimli kullanılmaması sebebiyle dağınık ve düzensiz görünmektedir. Düzenleme yapmak için de bir liste tutabilirsiniz.

Düzenleme listenizde dolaplar ilk sırayı almalıdır. Kullanım sıklığınıza uygun olarak dolap içi dizaynını gerçekleştirmelisiniz. Bu düzenleme yapılırken “Bir gün işime lazım olur. “düşüncesi ile sakladığınız ve o bir günün hiç gelmediği mutfak araç ve gereçlerini bir kenara ayırmada fayda var. Yine mutfakta mevsimlik kullandığınız yılda bir iki kere çıkardığınız malzemeleri de sık kullanılanlardan ayırarak uzak köşe dolaplarında saklamalısınız.
mutfak tezgahının düşen evyesi nasıl yapıştırılır

Mutfakta işinizi kolaylaştırmanın yolları arasında gösterilen dolap düzenleme biçimleri için dolabın iç kısımlarını tam olarak kullanabilmek adına özellikle raf aralıkları geniş dolaplar için raf bölmesi ekleyebilirsiniz. Yapı marketlerde ve büyük marketlerde satılan raf bölmeleri sayesinde dolaplarda çok daha fazla malzeme düzenli olarak saklanabilmektedir.

Mutfakta yemek yapmayı zevkli hale getirmek için buzdolabı düzeni de oldukça önemlidir. Buzdolabının iç hacmini verimli kullanmak için de saklayacağınız malzemeleri raflarda rast gele istiflememelisiniz. Bu yöntem aradığınız gıdalara ulaşmayı zorlaştıracaktır. Mutfakta işinizi kolaylaştırmanın yolları arasında gösterilen buzdolabı içindeki rafların plastik kaplarla ayrılması yöntemi için raf aralıklarına uygun özelliklere sahip kaplar kullanabilirsiniz.

Mutfakta İşinizi Kolaylaştırmanın Yolları Nelerdir?

Mutfakta sık karşılaşılan problemlerden biri de malzeme eksikliğidir. İstenilen yemeğin yapılması için gerekli olan bir malzemenin eksik olması o yemeğin listenizden çıkarılmasına ya da o malzemenin temin edilmesi için zaman kaybetmenize neden olacaktır. Bu sorunla karşılaşmamak için mutfakta işinizi kolaylaştırmanın yolları arasında yer alan malzeme dolabınızın içindeki ürünlerin listelendiği bir çetele hazırlamanız sorunu çözecektir. Bu listede dolap içindeki malzemelerin kilogram ya da paket olarak miktarları yer almalıdır. Kullanıldıkça üstü çizilerek ya da yeni miktarı yanına belirtilerek eksik malzemeler ortaya çıkarılabilir. Böylece alış veriş için gerekli olan malzemeler kısa sürede tespit edilebilir.

Bazı pratik mutfak bilgileri de mutfakta işinizi kolaylaştıracak bilgiler arasındadır. Çaydanlığınızın içindeki kireç tabakası suyun kaynamasını geciktirir ve kötü bir görüntü oluşmasına neden olur. Bir çay bardağı sirke yardımı ile pırıl pırıl bir çaydanlığa sahip olabilirsiniz. Yapmanız gereken sadece bir çay bardağı sirkeyi çaydanlık içinde kaynatmak ve ardından su ilavesi ile 10 dakika kadar kaynatma işlemine devam etmektir. Bu yöntem size çay hazırlamada hız kazandıracaktır.

Satın aldığınız domateslerin ve muzların biraz daha dayanıklı olmasını mı istiyorsunuz ? Sebze ve meyvelerin koparılan yerlerinin hava almayacak ya da daha az hava alacak şekilde saklanması da mutfakta işinizi kolaylaştırmanın yolları arasındadır. Domatesleri koparılan yerler altta kalacak şekilde muhafaza ederseniz daha uzun süre tazeliğini koruduğunu göreceksiniz. Muzların koparılan yerlerinden sarılarak hava teması kesilmesi uzun süre kararmayan muzlara sahip olacağınız anlamına gelir.

Tahta kaşıkları nasıl temizlerseniz temizleyin mutlaka üzerinde ince ya da derin çatlaklar oluşacaktır. Bu çatlaklar kaşığın üretildiği ağacın yapısı ile ilgilidir. Bazı tahta kaşıklar daha uzun süre dayanım gösterirken bazıları kısa zamanda çatlamaktadır. Bu çatlakları önlemenin yolu ara ara zeytinyağı ile tahta kaşıkları yağlamaktır. Bu işlemi özellikle temizlik sonrası yapmalısınız ki çatlak oluşumu en az seviyede olsun.

Bazen evlerimizde bitkileri yetiştirmek ve hayatta tutmak zor olsa da, sundukları faydalar düşünülünce bu uğraşa değecektir.

Bitkiler kapalı ortamdaki nemi düzenler ve insanların mutlu hissetmesini sağlar. Japonya'da bitkiler kelimenin tam anlamı  ''suçla savaşıyor'', bir Tokyo semtinde moloz girdaplarıyla uğraşan kişiler çiçeklerle uğraşmaya başladıktan sonra hırsızlık oranlarının % 80 düştüğü görüldü.

Listemizdeki bitkiler, bakmaya alışık olmayanlar için oldukça elverişli. Çünkü sulanmadan bir ay boyunca ayakta kalabiliyorlar. Bu bitkileri yetiştirirken tek dikkat etmeniz gereken konu toprağının ve etrafının çok kirli olmaması.

‘’The low-lying cast iron plant’’ Kılıç (Çalı) Bitkisi

Tayvan ve Japonya’da yetişen çalı bitkisi zenginler için bir sembol haline geldiği 1800’lü yıllarda İngiltere’ye getirildi.

‘’Janet Craig plant’’ Çizgili Drasena

Bu bitki yabancı ismini, 2 ay boyunca karanlık bir dolapta unutularak yaşadığı fabrikadan alıyor.

‘’Mexican Ponytail plant’’ At Kuyruğu Bitkisi

Hayvan dostu olan bitki, 2-3 hafta boyunca su olmadan yaşayabilir.

At kuyruğu bitkisi büyük gövdesinde depoladığı su sayesinde uzun süre yaşayabilir.

‘’Snake plant’’ Paşa Kılıcı

Koruyucu etkisi de olduğuna inanılan bitki, sağlam yapısından dolayı eskiden yay yapmakta da kullanılmıştır.

Kaktüs

Listemizdeki tüm bitkiler arasında, güneşe ihtiyaç duyan sadece kaktüstür. Ayda bir defa sulamanız yeterli olacaktır.

Kaynak : http://www.businessinsider.com/these-houseplants-are-completely-idiot-proof-and-can-live-for-weeks-without-water-2017-10/#the-cactus-is-the-only-plant-on-our-list-that-needs-a-sunny-spot-to-thrive-cacti-are-best-in-homes-or-yards-with-southern-exposure-an

•     Evin içerisinde, özellikle kış aylarda çamaşır kurutmayın. Evin içerisinde kurutulan çamaşır, ortamın su buharını daha çok arttıracaktır.
•     Evinizde gereğinden fazla bitki bulundurmayın. Bitkiler nefes aldıkça ortamın nemi yükselir.
•     Evinizi sık sık havalandırmayı ihmal etmeyin.
•     Nem alıcı cihazlar edinebilirsiniz ancak kişisel tecrübem olmadığı için “tavsiye ediyorum” diyemem.
•     Evinizin boyası yapılırken anti-küf boyaları (nem giderici boya) tercih edin.
•     Evinizin ısıtma tesisatını gözden geçirin.
•     Su tesisatını kontrol edin. Su damlatan boru duvarı ıslandırıp rutubet oluşturur.
•     Binanın duvarlarına yalıtım yapın / yaptırın. Dış cephe kaplama yok ise yaptırmayı düşünün.
•     Eşyaları (dolap, koltuk, vitrin vs..) duvara yapıştırmayın. Vitrin gibi eşyaları sabitlemeniz gerektiği için bir şey diyemeyiz ancak koltuk, kanepe tarzı mobilyaları duvara yapıştırmayın. Ahşap mobilya bakımı adlı yazımıza da göz atarsanız mobilya bakımı hakkında bir çok bilgiye ulaşabilirsin.

• Mumlar hem dekoratif amaçlı kullanılabilir hem de koku ve renkleriyle kendimizi daha iyi hissetmemizi sağlar. Bu yüzden yatak odaları ve banyolarda kullanacağınız mumlarla rahatlatıcı bir etki oluşturabilirsiniz.
•     Yer zeminleri ve minder tasarımlarınızda kadife kumaşlar kullanmak sıcaklık ve yumuşaklık hissi verecektir. Bu detaylar sayesinde evinizde sıcak ve rahat bir ortam oluşturabilirsiniz.
•     Ahşabın mekanlara kattığı güzellik ve sıcaklığı inkar etmek mümkün değil. Siz de bu etkiden faydalanabilirsiniz. Ahşap kitaplıklar, biblolar, çerçeveler ve raflar evinizi daha otantik gösterecektir.
•     Odalarınızı tasarlarken uygun yerlerde çiçek kullanmak evinizin daha dinamik görünmesini sağlar. Çiçekler hem kışın getireceği rehaveti uzaklaştırır hem de canlılık sağlar.
•     Kış yaklaşırken evinize uyum sağlayacak şekilde renklerle oynayabilirsiniz. Büyük değişikliklere gerek yok, tek bir duvarınızı sıcak renklerden birine boyamanız oldukça güzel bir görüntü oluşturacaktır.
•     Ev tasarımlarında en önemli objelerden biri de perdelerdir. Mevsimden mevsime farklılık gösteren perdeler; yazın daha kısa ve detaysız, kışın ise daha kalın ve uzun olarak kullanılır. Siz de seçeceğiniz desenli ve kalın kumaşlı perdeler ile evinizin havasını anında değiştirebilirsiniz.

Bir evi huzurlu ve dekoratif kılan en önemli şeylerden biri, estetik detaylara sahip bir salon yaratmaktır. Her evin salonu, kendine ait tema ile bütünleşir ve evin sakinleri bu temanın varlığından güç alır.

Salon dekorasyonunda ev sakinlerinin beklentileri kadar evin genel hatlarına dikkat etmek de büyük önem taşır. Evin büyüklüğü, oda duvarlarının rengi, perdeler ve mobilyaların dizilimi gibi pek çok unsur dekorasyonun temelini oluşturur.

Salonunuzu dekore ederken önceliğiniz altın parça olan koltuk takımı seçimi olmalıdır. Günümüzde koltuk takımı modelleri muazzam bir çeşitlilik göstermektedir.

Kullanıcılar yaşam tarzlarına uygun bir salon takımı edinerek salonlarında etkileyici bir esinti yaratabilir. Yanlış seçimler ise yalnızca salonun değil tüm evin atmosferini bozacaktır.

Tercih edeceğiniz mobilyaların salonunuzun genel çizgileri ile uyuşmasına özen göstermeniz gerekir. Çünkü tüm mobilyaların birbirleriyle uyumlu olması, salonunuzun kendi içinde bir ahenk yakalamasını sağlar.

Salon Dekorasyonunun Kilit Noktası: Koltuk Seçimi

Siz de salonunuzda hem huzurlu hem de dinamik bir görünüm elde etmek istiyorsanız, Enza Valentine koltuk takımı modelini gönül rahatlığıyla edinebilirsiniz.

Sadeliğin zarafetinden hoşlanıyorsanız, bu ürün salonunuzun tamamlayıcı parçası olacak. Valentine koltuk takımı; geometrik çizgileri, dinginlik yaratan renk uyumu ve ortamın enerjisini yükselten kreatif tasarımları sayesinde hızlıca ilginizi çekecek.

Bu şık ve estetik tasarım, mekanlarınızda yepyeni bir soluk yaratacak. Bu sayede hem siz hem de konuklarınız çok keyifli zamanlar yaşayabilirsiniz.

Çünkü salonlarınız yalnızca günün yoğun temposundan yorgun düştüğünüzde dinlendiğiniz sığınaklar değildir. Aynı zamanda sevdiklerinizi neşeyle ağırlayıp güzel hatıralar yarattığınız özel alanlardır.

Zemini Harekete Geçiren Unsur: Lamine Parkeler

Salon takımı dekorasyonun vazgeçilmez bir parçasıdır ve onu destekleyen bir diğer önemli malzeme de parkelerdir. Ahşap lamine parke seçimi de tıpkı koltuk seçiminde olduğu gibi özenle gerçekleştirilmesi gereken bir aşamadır.

Mekanın zemini ne kadar sağlam olursa, dekorasyon da o kadar anlam kazanır. Lamine parke ürünlerinin seçiminde sadece sağlamlık değil, estetik kriterlere uygun tercihler yapmak da salonunuzun genel atmosferini korumak için önemlidir.

Salonunuz için doğru parke seçimini en iyi şekilde belirlemenin pek çok yolu vardır. Bu konuda evinizin ve mobilyalarınızın uyumunu göz önünde bulundurarak ilerlemelisiniz.

Çünkü yıllardır alışkın olduğumuz parkeler günümüzde tahtını lamine parkelere bırakmıştır. Salonunuzun genel temasına uygun bir seçim yapmak için kataloglardan faydalanabilirsiniz.

Bu keyifli telaşın içindeyseniz, Parkesepeti.com sitesinde aradığınız tüm zemin ürünlerine ulaşabilirsiniz. Geniş ürün yelpazesi ve birbirinden güzel lamine parkelerin arasında gezinmek yaşam alanınızı düzenleme heyecanınızı artıracaktır.

Koltuk Takımı ve Lamine Parkenin Eşsiz Buluşması

Evinizde sofistike bir dekorasyon imajı yaratmak istiyorsanız, zeminde Strip rustik meşe lamine parke ürününü rahatlıkla tercih edebilirsiniz. Ya da daha nostaljik bir ambiyans yaratacaksanız, meşe lamine parke tam size göre olacaktır.

Pek çok seçenek içinde, hayallerinizi ve beklentilerinizi harmanlayarak salonunuza en çok yakışacak parke tercihini yapmak için birazcık vakit harcamanız gerekebilir. Valentine Koltuk Takımı sizin de kalbinizi çaldıysa, Strip akçaağaç lamine parke bu koltuk takımına fazlasıyla yakışacak.

Şayet kararsızlıktan muzdaripseniz, seçim aşamasına daha fazla vakit ayırabilirsiniz. Ne kadar zaman alırsa alsın; günün sonunda eviniz çok daha canlı ve yeni bir görünüme kavuşacak.

Salonlar; yeni kararlar aldığınız, en tatlı sohbetleri gerçekleştirdiğiniz, hayallere daldığınız ve sevdiklerinizle vakit geçirdiğiniz özel alanlardır.

Bu sebeptendir ki huzur ve estetik salonlarda daima bir arada yaşanmalıdır. Konuklarınız ve ailenizle güzel hatıralar yaratmak ve en önemlisi de rüya gibi bir salona sahip olmak için, yukarıda yer alan koltuk takımı ve parke önerilerinden güvenle faydalanabilirsiniz.

Evinizin belki de en özen isteyen yeri olan yatak odanızda kullanabileceğiniz oda kokuları ile hem romantik hem de huzurlu bir ortam yaratmaya ne dersiniz? İşte yatak odanızda kullanabileceğiniz, farklı tarzlara sahip oda kokusu önerileri…

Mutlu ve huzurlu bir evin ardındaki gizli kahramanlar olarak da söz edebileceğimiz oda kokuları; bir süs aksesuarı olmanın çok daha ötesindeki işlevleri ile evlerin vazgeçilmezi oluyor. Kokularının güzellikleri ile evlere ferahlık ve temizlik hissi verirken, içerisinde yer alan özler sayesinde, duyguların ve hislerin üzerinde olumlu etki yaratabiliyor. Her oda kokusu içerisinde yer alan esanslara göre farklılaşırken, verdikleri olumlu hisler de değişebiliyor. Ancak değişmeyen şey, her kokunun size ve evinize gelenlere güzel hisler yaşatması oluyor.

Evin mis gibi kokmasının yanı sıra; ferahlık hissi veren, stresi azaltan, rahatlatan ve güzel bir uykuya hazırlayan daha yüzlerce çeşidi olan oda kokuları; hem fiziksel hem de duygusal olarak kişinin kendini daha iyi hissetmesine yardımcı olabiliyor. Güzel kokuları ile evin vazgeçilmezi olan oda kokuları, farklı özellikleri ve kullanımları ile de birçok avantajı beraberinde getiriyor. Özellikle evinizin belki de en özendiğiniz köşesi olan yatak odaları için en ideal detaylardan biri olan oda kokuları, aradığınız romantik ve ferah ortamı size sunuyor. Günlük yorgunluklarınızı ve stresinizi bir kenara bırakıp dinlenebildiğiniz ve kendinize zaman ayırabildiğiniz en huzurlu yer olan yatak odaları, oda kokuları ile zenginleştirilerek ideal bir ortam yaratılabiliyor.

Oda kokuları ile Ferah ve Dingin Hissedin

Özellikle yatak odaları için koku alırken sakin ve huzurlu bir ruh hali yaratabilen, huzur duygusunu güçlendiren ve güzel bir uyku uyumaya yardımcı olan lavanta, bergamot, buhur, paçuli gibi popüler kokular seçilebiliyor. Özellikle lavanta, yatıştırıcı etkiye sahip kokusu ile kişiyi rahatlatırken, uykuya geçişi kolaylaştırıyor ve kaliteli bir uyku sürecine yardımcı oluyor. Stresi azaltan kokuların başında gelen lavanta, sinir sistemini rahatlatarak ertesi güne zinde uyanabilmenizi sağlayabiliyor. Lavanta kokusu gibi stresi azaltan ve gevşetici özellikleri ile öne çıkan vanilya kokusu, rahatlatıcı özelliklerinin yanı sıra, bilinçaltında zevk hissi uyandırması ile de ideal bir ortam yaratıyor. Afrodizyak etkisi ile tanınan yasemin, tarçın, gardenya ve sandal ağacı oda kokuları ise romantik duyguları harekete geçirmesi ile yatak odaları için en ideal seçeneklerden biri oluyor. Çocuk yatak odaları için ise greyfurt, elma, limon gibi kokular mutluluk hissi aşılayabilmesi ve enerji vermesi ile en çok tercih edilen kokular arasında yerini alıyor.
Ruhunuzu İyileştiren Kokular

Portakal, mandalina gibi kokular ise depresyonu önleyici ve ruh halini iyileştirici özleri ile her yaştan kullanıcı için en sevilen oda kokuları arasında yerini alıyor. Solunum sorunlarına yönelik yardımcı özellikleri ile güzel bir uyku uyumaya yardımcı olabilen okaliptüs kokusu ise hem büyüleyici kokusu hem de özellikleri ile en iyi seçeneklerinden biri.

Her güne sağlıkla, huzurla ve mutlulukla uyanmak için tercih edebileceğiniz oda kokuları, mutlu bir evin anahtarı oluyor. Oda kokusu seçerken, kokunun türü de belirleyici olabiliyor. Belirli aralıklarla koku veren otomatik oda kokuları, salon gibi evin geniş alanları için daha ideal olurken, tütsüler ya da hafif bir esansa sahip çubuklu kokular yatak odaları için en uygun tercihler oluyor. Siz de evinizde daha mutlu, daha rahat ve daha keyifli bir ortam yaratmak istiyorsanız oda kokuları arasından size en uygununu tercih ederek, ertesi güne zinde bir başlangıç yapmaya hazırlanabilirsiniz.

kaynak:homify

Bu konu da yazılır mı; ne var bunda çok kolay demeyin. Kırlent yerleştirmede ve renk seçimlerinde çok hata yapılıyor. Odada her şey yerli yerinde niye bu kadar karmaşık görünüyor diyorsanız suçu büyük oranda kırlentlere atabiliriz.

Almayın demiyorum, hobi olarak alın ama hepsini bir seferde sergilemek zorunda değilsiniz. Kırlentlerinizi aralarındaki uyumlara göre öbekleyip bir kısmını kaldırabilirsiniz. Mevsim değiştikçe siz de kırlentlerinizi değiştirirsiniz. Hem bu küçük değişikliğin mekanı bambaşka gösterdiğini fark edeceksiniz, hem de kanepe- koltuğunuzun esas amacı olan oturma eylemi için yer açılmış olacak. Yani kısaca şu kalabalığı yapmayın;

Kanepeniz derinse 2-3 sıra kırlent kullansanız da size hala oturulacak alan kalmış olur fakat dar kanepelerde bu kadar kalabalığa gitmeyin. Söylediğim gibi hepsini bir seferde yerleştirmeniz kafanızda tasarladığınız gibi güzel bir görüntü vermeyecek, mekanı kalabalık gösterecektir.

Kırlentleri yerleştirmede en önemli şey boyutlar arasındaki orandır. Düzgün proporsiyon oluşturması için arkadan öne doğru büyükten küçüğe ilerlemelidir. Adım adım küçülürse daha doğru bir algı verir.

Mekan ile kırlentler arasındaki renk uyumlarına da dikkat!

Renk ve desen seçimine gelince;

Koltuk kumaşınız zaten desenli ise desenin içinden bir renk seçip tonlama yapabilirsiniz. Ya da en sağdaki örnek gibi tamamen alakasız tek renkler atabilirsiniz.

Koltuğunuz tek renk ise zaten kombinasyon yapması daha kolay, mekanın geneline bakarak vurgulamak istediğiniz bir rengi koltuğunuza da taşıyabilirsiniz, farklı renk olan berjerinizin kumaşından koltuğunuza kırlent koyarak birlik etkisini güçlendirebilirsiniz.

Yılbaşı, ilkbahar gibi temalara göre oyunlar yapabilirsiniz. Kırlentiniz arkalı önlü çift renk olursa alternatifinizi artırmış olursunuz.

kaynak:dekorator

Bir çok evde kolay temizlenir olması ve dayanıklılığıyla tercih sebebi olan pimapenin son yıllarda kullanımı gittikçe yaygınlaşmıştır. Konforlu kullanımıyla tercih sebebi olan pimapenlerin temizliği ahşap ve diğer malzemelere göre daha kolaydır. Ancak zamanla havadaki oksijenin ve diğer dış etkilerin etkisiyle sararmaya ve kirlenmeye başlar. Camlarınız için kullandığınız ürünleri bu yüzeylerde kullanmanız faydasız olacaktır. Peki pimapen temizliği nasıl yapılmalıdır? 

Pimapen PVC adı verilen bir malzemeden üretilir. Aşırı asitli temizleyiciler bu yüzeyde pürüzlere sebep olabilir. Bu nedenle sararmış olan yüzeyleri temizlemede daha hafif malzemelerden yararlanmalı ve günlük temizliğini aksatmamaya özen göstermelisiniz. 

Yağ, sigara dumanı, yemek buharları ve havadaki maddeler zamanla yüzeyde sarı lekeler oluşmasına sebep olur. Bu lekelerin oluşumunu önlemek için düzenli temizliğine dikkat etmek gerekir. Kenarındaki bantları temizlemek için daha güçlü asidik çözeltilerden yararlanmanız gerekebilir. Bantları kolaylıkla toz ve kiri yüzeyinde barındırır. Bantları temizlemek için WD-40 ya da zeytinyağı gibi bir maddeyle lekeleri çıkarabilirsiniz. 

Bulaşık Deterjanı

Bulaşık deterjanı yağ lekelerini çıkarmada oldukça etkili bir yöntemdir. Zamanla sarı tabakalara dönüşen yağ lekeleri için ılık su içerisine birkaç çorba kaşığı sıvı bulaşık deterjanı koymalı ve bulaşık yıkama süngeriyle lekeli yüzeyleri ovmalısınız. Bulaşık deterjanı yağ lekelerini çıkarırken yüzeye kesinlikle zarar vermez. Uygulayacağınız diğer yöntemlerin yanında yardımcı madde olarak da kullanabilirsiniz.

Beyaz Sirke

Bir çok lekeyi yüzeylere zarar vermeden çıkaran beyaz sirke ile ideal temizliğe ve hijyene ulaşmanız mümkündür. Silme suyunun içine bir fincan beyaz sirke koymanız hem sarı lekeleri çıkaracak hem de pimapeni parlatacaktır. Beyaz sirke ile kurumuş olan lekeleri de çıkarmanız oldukça kolay olacaktır. 

Karbonat ve Limon

Sararmış PVC yüzeyleri temizlemek için en etkili yöntem karbonat ve limon bileşenidir. Asidik çözeltilerden olan limon suyu sigara dumanı gibi etkenlerin oluşturduğu lekeleri kolaylıkla çıkaracaktır. Temizlik yapacağınız sünger üzerine biraz kabartma tozu serpin ve ardından üzerine limon suyu gezdirin. Oluşan çözeltiyi bekletmeden yüzeye uygulayın. Lekeler tamamen çıkana kadar işlemi tekrarlayabilirsiniz. 

kaynak:nasilcikar

Renk evinize dair her şeyi değiştirir. Eğer minimal bir dekorasyon anlayışınız varsa renksizlik de her şeyi değiştirir pek tabii ki… Evlerimizin duvarlarının ne kadar önemli olduğuna Tasarımı kuvvetlendiren duvar dekorasyonu tercihleri isimli yazımızda da uzun uzun değinmiştik. Duvarlarınız evinizi temiz ya da kirli, neşeli ya da kasvetli, canlı ya da durgun gösteren temel tasarım öğeleridir. Duvarlarınızı tablolarla, resimlerle ve farklı dekoratif malzemelerle süslemeniz evinize hareket katacaktır ama tabii ki önce duvarlarınızın boyasının pürüzsüz olması ve boyasının yeni olması gerekli.

Zaten evlerimizde düzenli olarak boya yaptırmamızın ve yeni bir eve taşınırken ilk iş olarak evi baştan sona boyatmamızın sebebi de bu. Ancak zaman zaman gözümüz korksa da, aslında evlerimizi kendimiz de boyayabiliriz. Özellikle kısıtlı bir bütçeniz varsa ve bu yüzden evinizin duvarlarındaki eskiyen boyayı yeniletmeyi erteliyorsanız, buna gerek yok. Ayrıca duvarlarınızın boyası eskimiş olmasa bile, mesela yeni bir koltuk takımı aldığınızda da duvarlarınızın rengini koltuk takımınıza uyumlu hale getirebilirsiniz. Ya da yalnızca yaşam alanlarınızın mevcut halinden sıkıldıysanız, dekorasyonda hiçbir değişiklik yapmadan da odalarınızın görüntüsünü yalnızca duvar rengini değiştirerek ve canlandırarak yenileyebilirsiniz. Dediğimiz gibi tabii ki evinizi kendiniz boyayabilirsiniz ve bunu yapmak için bir profesyonel olmanıza da gerek yok. Ama elbette ev boyamanın duvara boyayı sürmekten çok daha zor olduğu da bir gerçek. İşte bu yazımız da tam bu noktada devreye giriyor. Kendi evini kendisi boyamak isteyenler için basit anlatımlı ve kolaylaştırıcı bir rehber hazırladık. İşte ev boyamanın ipuçları ve püf noktaları.

Renk seçiminde aydınlatmanın önemi

Önce evinizi boyamadan önce dikkat etmeniz gereken faktörlerden başlayalım. Elbette yaşam alanlarınızı boyamadan önce ilk yapmanız gereken şey renk seçmektir. Renk seçimini yaparken de dikkat etmeniz gereken bir iki faktör var. Bunlardan biri duvarlarını boyayacağınız odanın ışıklandırması ve aydınlığı: Yaşam alanınızın duvarları şu anda açık renkliyse ve gönlünüzden daha koyu bir renk seçmek geçiyorsa önce odanın yeterince aydınlık olup olmadığından emin olmanız gerekir. Eğer daha koyu bir renk odayı daha kasvetli bir hale getirecekse ve ek ışıklandırma gerektirecekse belki de açık renklerde karar kılmanız daha sağlıklı olacaktır.
Trafiği çok olan odalara koyu renkler

Boyayacağınız alanın ne kadar trafik aldığı da aslında boya rengini seçmenizde rol oynayan önemli bir faktör. Mesela eğer çok ziyaretçisi olan ofis alanınızı boyayacaksanız, ya da misafir sever bir insansanız ve sürekli misafir ağırladığınız oturma odanızı boyamayı düşünüyorsanız daha koyu renkler seçmelisiniz çünkü koyu renkler açık renklere göre daha geç yıpranır daha zor kirlenir ve kir göstermez. Dolayısıyla daha açık renkleri özel alanlarınızda, Meral Akçay tarafından dizayn edilen bu salondaki gibi nispeten daha koyu renkleri ise sosyal alanlarda kullanmalısınız.

Yeşil renk, cazibesini doğadan alması sebebiyle doğanın hayat veren atmosferini yansıtması açısından evin bölümlerinde dekorasyon adına sıkça kullanılmaktadır. Yeşil bir koltuk takımınız varsa ve salonunuzda koltuk takımını odak noktası olarak almışsanız yeşil koltuğa hangi renk perde kullanmanız gerektiğini de bilmelisiniz. Perde koltuk uyumu çoğu salon dekorasyonu için oldukça ciddi bir dekoratif ağırlık sağlamaktadır. İster su yeşili koltuğa uygun perde arayışında olun isterseniz yeşilin diğer tonlarıyla uyumlu bir renk birlikteliği arayın her durumda renklerin perde koltuk uyumunu gözetmelisiniz.

Yeşil koltuğa hangi renk perde sorusunun tek bir cevabı yoktur. Birçok renk ile yeşilin uyum içerisinde olduğunu gözlemliyoruz. Örneğin beyaz rengin kullanılması ile ortaya çıkacak soft atmosfer sizi ziyadesi ile memnun edebilir. Dilerseniz perde üzerinde farklı desen uygulamalarına da gidebilirsiniz. Böylece sadece perde koltuk uyumu değil salonun bütününe de hitap eden bir dekoratif anlayış yakalayabilirsiniz.

Turuncu ve kırmızı ile oluşturulmuş perdelerin de yeşil koltuğa hangi renk perde gider sorusunun cevabı mahiyetinde olduğunu ifade etmeliyim. Turuncu ve kırmızı enerjisi yüksek renklerdir. Sıcak renkler olması atmosferin de sıcak olmasını sağlayabilecek bir nitelik oluşturmaktadır. Bu renkleri kullanırken mutlaka tek renk ve koyu tonları olacak şekilde düşünmeyin. Açık tonlu ve perde üzerinde ikinci bir renk olarak da düşünebilirsiniz.

Kaliteli halı; ihtiyaçlarınızı tam olarak karşılayan, hem bakarken hem de kullanırken sizi mutlu edecek halıdır. Fakat halının kalitesini belirleyen unsurlar iplik cinsi, dokuma sıklığı ve hav yüksekliği gibi teknik detaylarda gizlidir. Halının dokumasında kullanılan iplik cinsi, kaliteyi belirleyen en önemli faktörlerdendir. Kullanacağınız alana uygun iplik cinsiyle üretilmiş halıları daha uzun süre kullanabilirsiniz. Bir diğer önemli faktör de iplik sıklığıdır. Bir halı ne kadar sık dokunmuşsa o kadar dayanıklı demektir. Halının hav yüksekliği de kalitesini belirleyen başka bir unsurdur. Dokuma sıklığı yüksek, dokusu yumuşak, renkleri canlı ve parlak halılar ilk tercihiniz olmalıdır.

Rutin bakımları ihmal etmeyin
Uygun bir bakımla halınızın ömrünü rahatlıkla uzatabilirsiniz. Halınızı ne sıklıkta temizleyeceğiniz üzerindeki ayak trafiği ve dışarıdan taşınan toz miktarına bağlıdır. Uzmanlar halı üzerinde biriken kirin % 80’inin kuru, kalan % 20’sinin ise yağ ve topraktan oluştuğunu söylüyorlar. Kuru kirleri yüksek emiş gücü olan bir elektrik süpürgesi ile rahatlıkla temizleyebilirsiniz. Bu arada tüm girişlerinize paspas koyarak halılarınızın daha az kirlenmesini sağlayabilirsiniz. Her 6 ayda ya da yılda bir halınıza derin bir temizlik yaptırmanız gerekiyor. Buharla temizleme, halınızı derinlemesine temizletmenin en iyi yollarından biridir. Halınızı bir halı temizleme firmasına verebilir ya da buharlı elektrik süpürgesi ile kendiniz temizleyebilirsiniz. Halı şampuanı veya sıvı sabun (arap sabunu da olabilir) kullanarak da temizliğini yapabilirsiniz. Unutmayın hafif ürünler temizlikte ağır kimyasallardan çok daha iyi bir çözümdür. Halınızı kimyasal bir madde ile temizleyecekseniz ürünü görünmeyen bir yerine az miktarda uygulayın, sonuca göre kullanın.

Bardaklar üzerinde yıkama sonrasında görülen kireç lekeleri oldukça sık rastlanan bir sorundur. Bu kireç lekesi sorunu genellikle evdeki musluk suyunun aşırı kireçli olması ya da bulaşık makinesi kaynaklı veya bulaşık deterjanından dolayı olabilir.

Bardaklarda oluşan kireç lekelerinin meydana geliş sebebi ne olursa olsun temizlenmesi oldukça basit lekeler arasındadır. Bu inatçı gibi görünen ama temizliği çok kolay olan lekeler ile nasıl baş edeceğinizi bilmek yeterlidir.

Bardaklarınız Parlasın!

Bardaklarınızın iç ve dış yüzeyinde meydana gelmiş olan kireç lekelerini temizlemek için sirke ya da tuz veya parlatıcı gibi gayet basit ve doğal yolarlı seçmek isteyebilirsiniz.

Örnek vermek gerekir ise geniş ve temiz bir kâsenin içerisine hazırlayacağınız tuzlu su ile bardak dış ve iç yüzeyini iyice ovmakla bardaklarınızı yeni alınmışçasına parlatabilirsiniz.

Bunun dışında parlatıcılı bulaşık deterjanlarını kullandığınızda bu deterjanlar sıcak su ile temas ettiklerinde aynı tuzlu su ile ovarak yıkadığınız gibi bardaklarınızın iç ve dış yüzeylerinde aynı parlak sonucu verecektir.

Bildiğiniz gibi sevgili hanımlar sirke gayet iyi bir leke çıkarıcıdır. Kireç lekesine maruz kalmış olan bardaklarınızı sirke ile iyice yıkadığınızda hem bardak üzerindeki diğer lekeler yok olacak hem de bardaklarınız ışıl ışıl parlayacaktır.

Bardak üzerinde bu lekelerin meydana gelmesini engelleyebilmek için bardaklarınızı bulaşık makinesine dizerken doğru bir şekilde dizmelisiniz. Başka bir değiş ile bardaklarınızın iç yüzeyleri her zaman için aşağıya bakacak şekilde bulaşık makinesine konmalıdır.

Ayrıca aklınızda bulundurmanız gereken bir konu da bardak ağızlarının geniş bardak iç derinliğinin ise az olması durumunda bulaşık makinesi yıkama suyu bardağın iç yüzeyine daha derinlemesine işleyerek daha sağlıklı bir temizliğe meydan verecektir.

Pırıl pırıl evinizin tüm havasını kaçıracak, oldukça belalı sorunlardan biri de banyodaki kötü kokulardır. Nereden geldiği anlaşılmayan, görünürde hiçbir neden bulamadığınız bu kötü kokuları gidermek için klozete zeytin yağı dökmek, giderleri kum torbasıyla kapatmak ya da banyoda tütsüler yakmak işe yaramayabilir. Banyoda kötü kokunun neden kaynaklandığını bulmak, kesin çözüme ulaşmak için atlanmaması gereken bir adımdır.

Pis Su Giderlerinde / Borularda Tıkanıklıklar

Lavabo, klozet, küvet benzeri atık su giderlerinin tıkalı olması ve pis suların gerektiği gibi tahliye edilememesi, borularda biriken her türlü atık vb pisliğin banyo geneline kötü koku yaymasına neden olur. Kötü koku dışında banyo yaparken ya da lavaboda yüzünüzü yıkarken suyun yeterince hızlı gitmediğini veya su teknesinde biriktiğini fark ediyorsanız, yine bir tıkanıklığın söz konusu olduğunu anlayabilirsiniz.

Giderler niye tıkanır? Pis su giderlerine tuvalet kağıdı, kağıt havlu veya diğer yabancı cisimlerin atılması, saç, deri gibi vücut kalıntılarının boruda birikmesi, yağ veya yağlı atıkların sık sık gidere dökülmesi, gider borularının eğimli olmaması, daire veya tüm apartmandaki tesisat yapısı veya hataları vb nedenler banyoda tıkanmaya neden olan faktörler arasındadır.

Banyolarda En Çok Rastlanan Diğer Kötü Koku Nedenleri ve Önlemler

•     Apartmanda dairelerin atık su borularından çatı üzerine kadar çıkan bir havalandırma borusu olmalıdır. Bu havalandırma uzantısı yoksa, uzantı kısaysa ya da tıkanmışsa kötü kokular banyoya dolacaktır.
•     Klozetin gidere bağlandığı yerde boşluk olmamalıdır.
•     Çamaşır makinesinin çıkışında boşluk olmamalı, çıkıştaki boşluklar silikonla kapatılmalıdır.
•     Banyo tesisatında gider hatları düz değil, eğimli olmalıdır.
•     Banyo tesisatında borularda çatlak ya da boruların birleşim yerlerinde boşluk olmamalı, borular sızıntı yapmamalıdır.
•     Alaturka tuvaletlerde kokunun içeri sızmasını önlemek için hela taşı ile atık su bağlantısı standart lastik contalı sifonlarla (ES) yapılmalıdır.
•     Apartmanın havalandırma boşluğundaki çöp, atık benzeri pislikler havalandırmadan banyoya kötü kokuların girmesine neden olabilir.
•     Bina rögarı hava almalıdır.
•     Lağım borularında kaçak olmamalıdır.

Çözüm 1: Banyodaki tıkanıklıklarda başvurulan en geleneksel araçlardan biri olan lavabo pompasını küçümsemeyin. Lavabo pompasının ortaya çıkardığı basınç ve vakum etkisinin, henüz ilerlememiş bir tıkanıklığı gidermesi gayet mümkün. Klozetlerde ise gider veya kanal açma sustası denilen, tıkanıklık açma tellerini deneyebilirsiniz. 

Çözüm 2: Marketlerde satılan tıkanıklık açıcı (lavabo açıcı, banyo açıcı diye bildiğimiz)  kimyasal çözeltiler, tıkanıklık sorunu eğer fazla ilerlememişse, tıkalı boruyu açmakta işinize yarayabilir. Hemen giderden aşağı boca etmeden önce bu ürünlerin üzerindeki kullanma talimatlarını dikkate okuyun ve malzemeyi belirtildiği şekilde kullanın. Yanlış ya da gerektiğinden fazla kimyasal ürün kullanımı tesisata kalıcı şekilde zarar verebilir. Ayrıca bu ürünleri solumamaya özen gösterin.

Çözüm 3: Tesisatta bir sorun olması fikri çoğumuzun korkulu rüyasıdır çünkü banyonun kırılıp dökülmesi gibi bir olasılık ortaya çıkar. Oysa son yıllarda, banyodaki tıkanıklığın nereden kaynaklandığını bulmak için kamera sistemi kullanan tesisat firmalarının sayısı epey artmış durumda. Bu çeşitli görüntüleme cihazları ve robot teknolojisi sayesinde fayans kırmadan, boruları delmeden tıkanıklığın yeri, ne aşamada olduğu ve neden kaynaklandığı gibi sorular, banyo hiç kirletilmeden cevaplanıyor. Size yakın tesisat firmaları ile irtibata geçebilir, İnternet üzerinden kameralı tesisat çözümleri sunan firmalarla iletişime geçebilirsiniz.
 

Bildiğimiz gibi evlerde genellikle beyaz ve sarı ışıklı ampuller kullanılır. Ben etrafımdaki apartmanlara baktığımda genellikle sarı ışık kullanıldığını gözlemledim. Ama beyaz ışık kullananları da gördüm. Beyaz ışık kullananların sarı ışık kullanmalarını öneririm çünkü beyaz ışık gözleri yorar. Ama bazı yerlerde beyaz ışık kullanmaları doğru. Çünkü ders çalışacakları veya kitap okuyacakları yerlerde beyaz ışıklı ampulleri kullanmalılar. Beyaz ışık sarı ışığa göre daha parlaktır. Sarı ışık ise hem göz sağlığımız hem de genel sağlığımız için daha iyidir. Telefonlarda ya da fotoğraf makinelerinin flaşları beyazdır. Beyaz ışık parlak olduğu için gözü yorar. Araçlarda ise farlarda sarı ışık kullanılması öneriliyor. Çünkü sarı ışık görüşü arttırdığından daha çok tercih ediliyor.

Evde kitap okuyacaksak ya da ders çalışacaksak beyaz renk tercih etmeliyiz. Çünkü sarı ışık insanın uykusunu getirir. Ama dinleneceğimiz bölgede sarı ışık kullanmalıyız. Benim evimde tuvaletler dışında her yerde sarı ışık var. Bence böyle olmaması gerek çünkü az önce anlattığım gibi sarı ışık uyku getirir ve benim çalışma odamda sarı ışık olduğu için çabucak uykum geliyor ama sarı ışığın da dinlenme odamızda faydası oluyor. Beyaz ışık olsaydı hep gözümüz kamaşırdı.

Şimdi sizlere gün ışığına sarı ışığın mı beyaz ışığın mı daha çok uyduğunu anlatacağım. Tasarruflu lambalar her zaman etrafa beyaz ışık yayar. Sarı ışığı akkor lambalar verir. Ayrıca gün ışığı sarı renk değildir, beyaz renktir. Bu nedenle özellikle grafik tasarımıyla uğraşanlar renk ayrımı yaparken gerçek renkleri eksiksiz bir şekilde elde etmek için en kaliteli beyaz ışık veren lambaları kullanırlar. Buradaki amaç güneş ışığı seviyesinde yakalamaktır. Şimdi sizlere ışığın göz sağlığını tehdit edeceği şeyleri anlatayım.

Televizyon ışığında oturmak gözleri yorar. Televizyon ekranı çok ışıklı, etrafı karanlık olursa göz yorulur.

Az ışıkta çalışmak göze zarar verir.

Fazla ışık gözleri yorar. Işıklar ortama ısı verir. Aşırı ısınma göze zarar verebilir.

Artık tasarruf eskisi gibi yalnızca kumra da para biriktirmekle olmuyor. Her alanda dikkat etmek gerek. peki ya mutfak? Aşağıdaki maddeler işinize yaraya bilir.

1- Gıda alışverişine çıkmadan önce, yeme – içme tasarrufuna öncelikle içeriden değil dışarıdan başlayalım; beslenme ihtiyacınızı mümkün olduğunca evinizde giderin, dışarıda yemek yiyerek harcayacağınız para evinizdekinden çok daha fazla olacaktır.

2- Alışverişe gitmeden önce mutfağınızda öncelikli, asli ihtiyacınız olanların listesini ve miktarını bir kağıda yazın ve bu listeye uyun. Ayrıca tahmini haftalık yemek menüsü planlarsanız birbiriyle alakasız ya da gereksiz ürünleri almamış olursunuz.

3- Alışverişlerinizi haftalık yapmaya özen gösterin. Günlük yapılan alışverişler, her gün markete girilmesi sebebiyle daha fazla para harcamanıza neden olacaktır.

4- Hazır gıdaları tercih etmek hem sağlığınız, hem de bütçeniz için zararlı; taze gıdaları evinizde pişirmeyi tercih edin.

5- Şüphesiz ki canınız çok şeyi çekiyordur ama ihtiyacınız olanlara daima öncelik verin. Anlık değil, doyumluk gıdalar almaya özen gösterin.

6- Lezzetleri, sunduğu damak tatları farklı da olsa, protein ihtiyacınızı balık, et, tavuk yerine daha ucuza gelecek olan bakliyatlarla da giderebilirsiniz. Örneğin haftalık yemek planı yaparken, bazı günler et ve türevleri yerine bakliyat yemeklerine yer verebilirsiniz.

7- Marketler tüketime teşvik için aynı ürünün bir kaçını toplamda daha ucuza gelecek şekilde bir paket içinde satışa sunarlar. Bu şekilde indirimli satılan ürünler bozulmayacaksa ve aylık bütçenizi sarsmayacaksa çoklu halde almaya özen gösterin. Fakat gereksiz olduğunu, tüketemeyeceğinizi düşündüğünüz ürünleri ihtiyacınız kadar satın alın. İndirimlerin cazibesine kapılmayın.

8- Yine süpermarketler promosyonlar, indirim günleri, saat dilimleri gibi uygulamalarla cazip fırsatlar sunarlar, bu fırsatları takip edin. Ayrıca üyelik vasıtasıyla küçük de olsa bazı avantajlar sunan marketler mevcut, bu üyeliklerden istifade edin.

9- Aynı ürünü birkaç markette bulmanız her zaman mümkün. Fiyatlarında değişikler olduğunu göreceksiniz. Daha ucuza satan marketi tercih edin.

10- Buzdolabınıza koyamayacağınız gıdaların raf ömrü uzun olanları satın almayı tercih edin. Bu tür gıdalar evinizdeki kullanım süresini uzatacaktır.

11- Mevsimlik gıdalar alın, mevsiminden önce piyasaya sunulan turfanda ürünler her zaman pahalıdır, zamanının gelmesini bekleyin.

12- Uzun süreli kullanacağınız gıdaları toptan almaya gayret edin; çay, yağ, un, şeker gibi ürünler bu kaleme dahildir.

13- Gıda üreticilerinin uymaları gereken standartlar vardır ve uyarlar, pahalı markalar yerine market markalarını tercih edin, daha ucuz olan sağlıksız anlamına gelmez, gönül rahatlığıyla bu ürünleri satın alabilirsiniz.

14- Semt pazarları her zaman bulunmaz nimettir. Piyasada taze ve elbette çok daha ucuza gıda / ürün alabileceğiniz pazarlar haftanın belirli günlerinde bir çok semtte kurulmakta.

15- Alışverişteki tasarruf kadar mutfağınızdaki davranış ve yaklaşımlarınızda tasarrufun önemli adımlarından. Gıdalarınızı bozulmadan saklamak, tazeliğini ve ömrünü uzatmak tekrar çıkacağınız alışverişin süresini de uzatacak, bütçenize katkı sağlayacaktır. Yapmış olduğunuz yemeklerin artan kısımlarını atmak yerine dönüştürmek de ayrı bir katkıdır. Tazeliğini yitiren ekmekleri buzluğa koyun, bir gün köfte harcı olarak geri dönecektir.

kaynak:nasıloluyo

Kış mevsimi günlerin kısalmasıyla birlikte soğuk ayların tekrar başladığı mevsimsel dönemlerden biridir ki bu da günlük yaşamımıza bazı dezavantajları olacak anlamına gelir. 

Dışarısı bir süreliğine kar yağış olduğu zaman, evinizin içinde kendi duvarlarınız arasında rahat, sıcak ve davetkar bir alanda kış uykusuna yatmayı garanti altına almak isteyebilirsiniz ve hepimizin istediği de bu değil midir zaten? Rahatlık ve konfor içinde çetin kış mevsimini zahmetsizce geçirebilmek.  

Dışarıda hava ne kadar kötü olursa olsun, evinizde huzurlu günler geçirebilmek bazı ufak tefek değişiklikler yapmak gerekiyor öncelikle. Bu düzeltmeleri hızlıca yaptığınız zaman evinizi kışa hazırlamış olacaksınız. Bu yazıda da yapmanız gereken hazırlıklarla ilgili birkaç ipucu ve püf noktaları vereceğiz. Size yardımı dokunacağına inandığımız bu tavsiyeler sayesinde yaza elveda derken evinizi de soğuk hava koşullarına uygun hale getireceksiniz. 

Size bahsedeceğimiz iç tasarım değişiklikleri dışında daha temel düzenlemeler de yapabilirsiniz elbette. İlk olarak kanalizasyon borularının sızıntı yapıp yapmadığını kontrol ettirebilirsiniz. Yoksa soğuk havalarda başınızı ağrıtabilir. Şayet merkezi ısıtma kullanıyorsanız muhakkak kazanlarınızın bakımını yaptırın. Doğal gaz kullananlar da senelik bakımlarını yaptırmalılar. Eğer bacanız varsa kullanıyorsanız baca temizliği de ihmal edilememesi gereken bölümlerden biri. Zira baca yangınları genellikle kış mevsiminde gerçekleşir. Isıtma, nem, rutubet gibi problemler için izolasyon yaptırın. Faturalarınıza ciddi bir artısı olacak, ekonomik açıdan sizi rahatlatacaktır. Yalıtıma çatıdan başlayın, sonra diğer duvarları değerlendirin. Evinize ait çeşitli boruları koruyun. Çünkü kışın boruların donması veya patlaması gibi sorunlar yaşayabilirsiniz. Bunu engellemek için de köpük gibi koruyucu malzemeler kullanabilirsiniz.  bunun dışında genel olarak evinizi ısıtmak için hangi enerji birimini kullandığınızı ve yeni çıkan fırsatları araştırın. Zira enerji tasarrufu yapmak önemli bir fark yaratacaktır.

Evin geneline dair hazırlık ve önlemleri de konuştuğumuza göre şimdi bazı başlıklara odaklanalım.
Tarzınız üzerine karar verin

Eğer kış mevsimine uygun olarak bir eşya alışverişine girişirseniz öncelikle aklınızda bulundurmanız gereken nasıl bir tarz uygulamak istediğinize karar vermeniz olmalı. Bunun dışında büyük mobilya yenilemeleri yapmak istemiyorsanız, küçük aksesuarlarla da doğru tercihler yaparak büyük bir değişim yaratabilmek mümkün. Evinize kazandırmak istediğiniz stil ve atmosfer için ille büyük adımlar atmak zorunda değilsiniz. Ancak tarzınıza karar verdiğiniz takdirde küçük müdahalelerle de hayal ettiğiniz tasarımı hayata geçirebilirsiniz. 

Ancak dilerseniz klasik dilerseniz modern tarzda ev döşeyin, evinizde kullandığınız mobilya ve aksesuar detaylarıyla kışın geldiğini hissettirebilirsiniz. Örneğin yazlık mekanlardaki evleri incelediğiniz zaman hep beyaz renkli evler görürsünüz. Bu iç tasarımına da yansır. Odalar, eşyalar ve de koltuklar beyazdır. Malzeme olarak da ince kumaşlarla hasır mobilyalar ön plana çıkar. Kışın renkleri ise şöminenin ateşi gibi daha kahverengi tonlarıdır. Hem bembeyaz mobilyalar gibi gözünüzü yormaz hem de kırık tonlarıyla yumuşak bir geçiş sağlar.

Kurutma makinesi ise çamaşır makinesi gibi ayrı bir makinedir, çamaşır makinesinde yıkadığınız çamaşırlarınızı kurutma makinesinin seçtiğiniz programında kurutabilirsiniz. Genellikle çamaşır makinesinin üzerine konulur.

Avantajlar

Öncelikle kurutma makinelerinin olumlu, kullanışlı ve avantajlı kısımlarına değinelim… Bakalım bu makineler hayatımıza ne gibi yenilikler ve kolaylıklar getiriyor?

Zaman Yönetimi

Ne yani zaman yönetimi sadece işte mi kullanılacak, tabii ki hayır! Kurutmalı çamaşır makinesi kullananlar; yıkanan çamaşırları sepete koyup, askıya asıp, oradan da toplama işleminden kurtuluyor.. Genellikle 3 farklı kurutma ayarına (askı kuruluğu, ütü kuruluğu, dolap kuruluğu) sahip olan kurutma makineleri ile dolap ayarında kurutma seçerek ütü derdinden ve tabii ki ütüye ayırdığınız zamandan da tasarruf edebilirsiniz. Vee tabii oradan oraya koşturmalar, okul sabahına gömlek yetiştirmeler olmadan kendi enerjinizi de tasarruflu kullanmış oluyorsunuz. Ama çamaşırları askıda kurutarak elektrik tasarrufu yapıyoruz diyenleri duyar gibiyiz, işte onlar için de ultra tasarruflu enerji ile çalışan kurutma makinesi modellerini öneriyoruz.

Yer Açın!

Vee bir kurutma makinesinin yeni bir odaya eş değer olabileceğini kim tahmin edebilirdi ki! Yıkanmış çamaşırlardan, askıdaki çamaşırlardan ve ütülenmeyi bekleyen çamaşırlardan oluşan bir oda düşünün, şimdi kapatın gözünüzü ve bir kurutma makinenizin olduğunu düşünün, hoop! oda boşaldı bile… Hem yer açmak diyorsunuz hem de ikinci bir makine aldırıyorsunuz, nereye koyacağız biz bu makineyi diyenleri ise, kurutmalı çamaşır makinelerini tercih etmeye davet ediyoruz. Tabi çamaşır makinesi ve kurutma makinesi birbiri ile uyumlu olup üst üste konulabilecek modeller olduğunun da bilgisini vermiş olalım.

Dezavantajlar

Yukarıda okuduğunuz kurutma makinelerinin olumlu, avantjı yönleri ile beraber bazı olumsuz yönleri de mevcut. Gülü seven dikenine katlanacak artık.

Narin Çamaşırlar

Kurutmalı çamaşır makinesi kullanışlı mı sorusunun ilk ve muhtemelen tek olumsuz cevabı narin çamaşırlara uygun olmamasıdır. Narin kumaşlara sahip çamaşırlarınızı kurutma makinesine attığınızda, renk solması, küçülme ve pamuklanma gibi istenmeyen sonuçlarla karşı karşıya kalabilirsiniz.

Ev bitkilerinin evin içindeki havayı temizleme-arındırma özellikleri olduğu 1989’den beri bilinmektedir. Nasa’da mühendis olarak çalışmış olan Bill Wolverton bitkilerin birçok kimyasal bileşimi emme (absorbe etme) özelliğini araştıran ilk kişi oldu. En yaygın olanlarından, yaklaşık 50 ev bitkisi, bu şekilde test edildi. Wolverton’un Bitkilerle arındırma (phyto-purification) ile ilgili araştırmaları tüm dünyaya yayıldı ve geliştirildi. Bu araştırmalar iç mekanlardaki hava kalitesi kavramının oturtulmasına da katkıda bulundu.
Bazı inşaat ve temizlik malzemelerinin bizi zehirlediği artık kanıtlanmıştır. Yapıştırıcılar, boyalar, sıkıştırılmış ahşaptan yapılma (sunta) mobilyalar, mürekkepler, temizlik malzemeleri, soba ya da sigara dumanları evlerimizin hava kalitesini olumsuz olarak etkilemekte. Tüm bu kaynaklardan, havaya insanların sağlığını tehdit eden uçucu kimyasal bileşimler yayılıyor ve baş ağrıları, kronik yorgunluk, alerjiler… gibi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
Sakinleştirici renkleri sayesinde stresi azalttıkları gibi, bitkiler havayı nemlendirir, havayı kirleten maddeleri emer ve havaya yeniden oksijen bırakır. Öyleyse, siz de kendinizi bu iyilik perilerinin maharetlerinden yoksun bırakmayın !
Amonyak ve sigara dumanı hariç, kokusu ve rengi olmadığı için, havayı kirleten çoğu maddeyi açıkça saptayabilmek zordur…. Ama evinizin içinde bir tur atın, onlar ordadır…

Bonus : Sarmaşık Deve Tabanı
Her türk ailesinin salonunda mutlaka bulunan, her gözün aşina olduğu ama adını bilmediğimiz o bitki. Evet sarmaşık deve tabanı. Böyle basit görünümlü ve bir şekilde her eve girmiş bu bitkinin aslında bir hava temizleme uzmanı olduğunu biliyor muydunuz?
Hava temizleme konusunda en etkili deve tabanı cinsidir. Bu bitki formaldehit ve trikloretileni yok eder. Çok fazla ışığa ihtiyacı yoktur ve loş odalarda da yaşabilir. Çok aydınlık mekanlarda olduğu takdirde üzerine doğrudan güneşten gelmesini önlemek gerekir.